Lig, Avrupa Kupaları, Süper Kupa maçları üst üste gelince ortaya çıkan beden ve zihin yorgunluğuna ve bitkinliğine bir de klasik bahar sersemliği, yaklaşan transfer dönemiyle ilgili hesaplar ve de dolaplar dedikodu bazında da olsa yayılıp eklenince star sporcular, dolayısıyla gurur duyduğumuz Avrupa hatta dünya devleri takımlarımız yarış atları gibi sürpriz inişler ve çıkışlarla, vasatı aşmayan, tam bir didişmeye dönen maçlarda şaşırtıcı sonuçlar almaya başladılar... Bunlardan birini 2 gün önce yaşamıştık...Avrupa'nın son dönemde en iyi bayan takımı olarak gördüğümüz, oturmuş kadrosu, uyanık tilki koçuyla Vakıfbank defalarca çok rahat yendiği, ama devleşen Galatasaray Daikin karşısında son yılların en kötü voleybolunu oynayarak hezimete uğradı, perişan oldu... O yüzden bugünkü maç cok önemliydi...Acaba Fenerbahçe'nin finalde rakibini kim olacaktı ?...48 saat içinde bazı taşlar yer değiştirecekler mi, yoksa Galatasaray Daikin 2 gün önce aldığı hız ve moralle Vakıfbank'ı tam hayal kırıklığına mı uğratacaktı ?...On yıllar sonra, şampiyonu belirleyecek finalde filenin bir tarafında sarı-kırmızı, diğer tarafında da sarı lacivert renkler mi hakim olacaktı ?... Vakıfbank'ın 48 saatte akıllanıp, toparlanıp, eski hüviyetine dönüp dönememesiyle de direk ilgiliydi tüm bu sorular ?... Her zaman üzerine basa basa vurguladığım gibi, Daikin gibi bir dünya devi firmayı arkasına alan “Galatasaray çok iyi oyunculardan kurulu bir takım... Ligde yenemeyeceği takım yok !...” düşüncesini taşımama rağmen Barbolini gibi şişirilmiş, ruhsuz bir İtalyanın varlığı bu iddiamı her zaman kovuyordu... O gün teknik kimlikleri olan kardeşlerimin bana anlattıkları ortak noktalar, Galatasaray Daikin'in çok iyi servis attığı ve karşıladığı, arzulu defans yaptığı ve ilk kez hatasıza yakın ve devamlılık göstererek iştahlı oynadığıydı... Ben de bu maçın sonucuna kısmi de olsa, pasör tercihlerinin damga vurduğuna inanıyorum... Zamanında dünya şampiyonu İtalya Milli Takımının pasörlüğünü yapmış, yaşı 35'i aşmış, üstelik ağır ve yıpratıcı bir hastalığın pençesinden yoğun bir tedavi süreciyle çıkabilmiş Lo Bianco'nun yerine sonunda Barbolini'nin ülkedaşının durumunu çözerek (!) 2 yıldır üstüne basa basa vurguladığım Gamze'yi tercih etmesi, tilki koç Guidetti'nin de hafif sakatlığı olan Naz'ı, “Nasıl olsa sarı-kırmızıları böyle de yenerim ?...” havası ve yanlışıyla riske etmek istememesi ve oynatmamasının sonuç üzerinde aktif rol oynadığını düşünüyorum... Yüzüp, kuyruğuna gelinen, hedeflenen sonuçlara varılmak için her türlü gücün birleştirilerek kullanılması gereken bir sezon sonu finalinde maça tek pasörle çıkmak deli cesareti (!) ister ?... Bu arada Brakocevic'in eski verimini verememesi de Vakıfbank'ın bir başka handikapı ?... Araya küçük bir parantez açmak istiyorum... Malum transfer dedikoduları Vakıfbank yönetimini ciddi bir şekilde üzmüş ve sarsmış olması gayet doğal ?... Ama kamuoyuna yaptığı haklı açıklama çok seviyeli ve zarif... Geçen gün, maçtan sonra kendi kendime sorduğum soruyu sizlerle de paylaşmıştım... “Maçı Galatasaray mı aldı, yoksa Vakıfbank mı verdi ?... Yani şaka yapan, sonuca imza atan taraf kim ?... Kimse bana Barbolini'yi maçın kahramanı (!) ilan edip, niye bu denli eleştirdiğime kızmasın ?... O zaman Barboloni efendinin bu güne kadar nerede olduğunu, Vakıfbank'a o gün sahayı dar getiren kızların niçin bu güne kadar Barbolini efendi tarafından kullanılamadığını sorarım ?...” demiştim... Bugünkü maçta 2 antrenöre de büyük iş düşüyordu...Takımlarını telafisi mümkün olmayacak ve sezonu sonlandırabilecek bu maça mantal olarak hazırlamak ?... Yoksa 2 takımında tüm voleybolcularının kapasitelerini ve özelliklerini çok iyi biliyoruz, kağıt üzerinde de olsa bazı tahminler yapabiliyoruz ?... Bu maçı da Antalya'da evimden seyrettim sayılmaz... Şifreli kanala göz kırpan ve şevkat gösteren (!) Federasyonumuz sağolsun ?... Voleybol geniş kitlelere bu mantaliteyle yayılamaz, sevdirilemez ?... Kimse de bu yayıncı kuruluşa üye olmak zorunda da değil ?... Söz konusu maç milyonların Galatasaray'ının ve de bu sezonun sarı kırmızılılar açısından en önemli maçı... Bu arada şimdi bana soracaksınız, “... seyrettim sayılmaz ?...” da ne demek diye ?... Açıklayayım... Erol Ünal Karabıyık Federasyonu zamanında gururla (!) ve patırdıyla (!) alınan teknoloji harikası (!) sabit tepe kamerasından gözlerim iğdiş olana kadar (!) maça sadece baktım, seyretme imkanım olmadı... Bu yüzden de maçın teknik yorumunu yapmam mümkün değil... Sanırım maç kritiğini sevgili Alev Anakök en doğru şekilde yapacaktır ?... 50 metre tepeye konuşlandırılan (!), çamur gibi görüntü veren bu sözde güvenlik açısından da (!) faydalanılmaya çalışılan harika kamerayla, salonu kaldırıp götürseler, bırakın eşkal, cinsiyet bile tespit edilemez ?... Gelelim sadede, yani sonuca...Final oynamak her ne kadar Vakıfbank'ın lig performansıyla hakkı gibi düşünülüyorsa da, bendeniz son 2 maç performanslarıyla Galatasaraylı dişi aslanlara yazık olduğu düşüncesindeyim... Finalisti belirleyecek 5. sette 8-12 geriden gelip, 12-12 yapan sarı kırmızılı kızlar sonrasını getiremediler... Bir servis karşılama hatası yaptıktan sonra maçın skoreri Montano'nun 2 numaradan auta vurduğu top maçın kader anıydı... Galatasaray Daikin maçı alsaydı ne mi olurdu ?...Bazı at gözlüklüler nezdinde Barbolini “Kahraman” ilan edilir, Galatasaray Daikin – Fenerbahçe finali sadece basını değil, Türkiye'yi ayağa kaldırırdı... Ama kez de Vakıfbank'a yazık olurdu... Velhasıl 2 takımımızı da mücadeleleri açısından kutluyorum... Galatasaray önce Barbolini'yi yolcu etmeli... Sonrasında da Lo Bianco'ya teşekkür etmeli... Kadrosu korunmalı... Eğer bu dediklerim yapılırsa, takım 1-2 akılcı doğru transferle gelecek yıl şampiyonluğa oynar... Artık gözler Fenerbahçe – Vakıfbank finaline çevrilmiş durumda...Bu Final serisinde kilit isim, sakatlanan ve de takriben 10 günlük yoğun bir tedavi süreci içine alınan Garay'dır... Yarın yayınlanacak makalemde dersimiz Galatasaray olacak... Galatasaray Kulübüyle ilgili “SARIBEYOĞLU'NA SAYGILARIMLA...” yazımı özellikle Galatasaraylıların mutlaka okumalarını salık veriyorum...
Diğer Haberler
22 Nisan 2014 - 20:55
Güncelleme: 23 Nisan 2014 - 23:55
2 TAKIMA DA ALKIŞLAR...
Sitemiz yazarlarından Hasan Uğur Epirden, sizler için VakıfBank - Galatasaray karşılaşmasını değerlendirdi...
Diğer Haberler
22 Nisan 2014 - 20:55
Güncelleme: 23 Nisan 2014 - 23:55