Bizim kankalar, “ abi gel bir ter atalım “ falan dediler. Kalktık gittik salona.. Neyse ısınmalarda topu karşı sahaya vuran pek yok, millete pas atıyoruz, herkes bloksuz, ıska geçerek vuruyor. Genelde sıçrama ortalaması 5 cm gibi çok yüksek değerlerde seyrederken, maça altı 6 başlayıp, 2 -3 kişi ile bitiriyoruz. Yok oram ağrıdı, yok buram çekti. Canı acıyan kenara oturup derin soluk alıyor, falan. Baştan aşağı bir komedi tiyatrosu şeklinde 3 seti zor çıkarttık tabi. Tribünde tanıyan edenler “ geçtiiii baba sizden, bırakın bu işleri hadi yemeğe gidelim” diye laf atıyorlar, moralimizi bozuyorlar. Salonun hademesi bile, Sezen’in “ Eskideeen di ah o eskiiideeenn…” şarkısını çalarken, arada bir ışık açıp kapatıyor. Ortamda rezillik diz boyu..
Bizden geçmiş de bizim haberimiz var ama yediremiyoruz artık derken gittik yemeğe, kurulduk ekranın karşısına, derbiyi izlemeye başladık.
Bu FeneR herkesi yener (böyle giderse)
Jan diye bir adam koymuşlar başına. Daha önce de yazmıştık, ama hatırlatalım. Bu kadar kısa sürede, sezon başı sakata gelen takımı, toparlayıp öyle hazır hale getirmiş ki pes doğrusu. Ağır uçan Antonov Rahimova ve Brezilya’nın gülü Pereira gibi hala yarı sakat oyuncuları olmasına rağmen, bazı oyuncuyu aldı, ötekini çıkarttı, bunun pozisyonunu değiştirdi, şunu manşete çekti, bunu çapraz yaptı falan, pastacı Motta’nın kafasını bi dünya yaptı ve maçı almasını bildi. “Groets” ( yani tebrikler.)
Eds-Gds
İtiraza itiraz edenleri de gördük ya artık ne gam ne tasa. Düşünün adam top elden gitti diye itiraz ediyor. Tak büyük ekrana geliyor, gitmemiş. Öbürkü de elden değil, ama file var falan diyor. Hadi tekrar inceleme derken olay uzayıp gidiyor. Oyuncular da ne yapsın, ortaya toplaşıp “ maçtan sonra evden kabak dolması yaptı annem, bize gelsene..” “ Yok kızım ben evde dvd seyredicem, benimki de zaten işten ancak gelir..” tarzı diyaloglarla olay yeri incelemesinin sonucunu bekliyor. Ben daha önce de demiştim. Bu itirazların fotolarını çekip antrenörün adresine göndereceksin. Tabii 838 TL. (Kdv dahil) ceza makbuzu ile birlikte. Bak bir daha böyle olur olmaz “molam bitti, bari bir ortayı karıştırayım da maç soğusun” uyanıklıkları yaparlar mı hep beraber görürüz.. :-))
Muhterem seyirci
Daha iyisi gelene kadar FeneRbahçe taraftarının eline kimse su dökemez, bir kez daha anladık bu maçta. Tribünde pankartlar, afişler, dövizler, ( para birimi değil bu ) bayraklar… Bir güzel donatmışlardı ortamı. Hem de hiç susmadılar. 8. kadın görevini bence süper yaptı. ( 7.kadın libero da o yüzden) Şimdi bize neden kadın diyor bu herif, yine mi bize bulaşıyor demesinler sakın. Maç kadınlar ligi maçı olunca da tribündekilerin tanımı ister istemezde o oluyor, ondan yani. (Bknz; Erkeklerde bu duruma “8. adam” diyoruz.)
Baktım bu coşkulu kitlenin arasında akça pakça bir abimiz de var. Hem de en önde. Tribüne marş söyletiyor falan. Takdir ettim. Aleme verdin coşkuyu muhterem sana yakıştı. Helal olsun.
Eda kaptan değil
Her şeyi yani bu takımın… Bir tebrik de ona. Daha ne yapsın ki? Bir genç sahaya atladı. Geldi elini öptü, onu kurda kuşa yem etmeden direkt yerine çıkarttı. Bir araba tutup eve göndermediği kaldı yani. Derken bir ara tribün celallendi falan. Başhakem bile ondan yardım istedi. O da taraftara dönüp Hastanedeki “ susss” işaretini çekti. Herkesler el pençe divana döndü. Erdem; bu demek işte. Hep böyle ol kaptan, iyi ki varsın. Bu taraftara lazımsın…
Adamım kaplanım
Yoktu..Maç boyunca, ben aslında turuncu renkli paloş giyen Eczacıbaşı’nın maskotunu aradım, ama bulamadım. Sanırım, deplasmana götürmemişler. Olsa bayağı terlerdi yani. Takımın desteğe ihtiyacı olduğu anlarda, kenardan iki kolunu yanlara açıp “hadiii, hadiii “ derdi. Olmadı. Desteğini ve şirin hareketlerini gelecek maçlarda görmek umuduyla, beklemeye devam edeceğiz.
Reklam arası
Mola ve set aralarında VCARE diye bir Eczacıbaşı Vitra ürünü yakaladım. Bence çok güzel. Her eve lazım gibi. Özelliği ne diye sorarsanız, şöyle; “ Tuvaletiniz geliyor, gidiyorsunuz, kapıyı açınca sizi tanıyor ve kapağı açılıyor.. Oturuyorsunuz, alttan hafif bir sıcaklık geliyor, kapağı ve içi ısıtmalı, hafif hava üflemeli, tabii içinize bir ferahlık geliyor.. Neyse işlem tamam falan, kalkıyorsunuz… Kapağı kendisi kapatıp sifonu çekiyor.” Bir nevi yapay zekalı bir alet. Valla büyük nimet…
Dünya derbi gördü
File de…Güzide sporumuzun DÜNYA MARKASI VESTEL VENÜS (CEP TEL) KADINLAR LİGİ maçında en sonunda net’te de yazdı ya. Federallere bravo.. Makifüst’ün ve pazarlama gurularının en sonunda akılları başlarına geldi de yazdılar.. Bizim zamanımızda, aramıza giren o fileye “net” denirdi ve üstünde hiçbir şeycikler yazmazdı. Şimdi ise ismi başka, üstelik artık ANA SPONSORUN ADI DA VAR. Geç olsun, güç olmasın diyorum ve artık yazıdan bana da sıkıntı geldi diyerek bitiriyorum.
Hepinize sevgilerimle
Eski Voleybolcu
( FLAŞ… FLAŞ…NOT: Menejerim Korhanım,az önce WhatsApp’ tan yazdığın ” naklenci, yani canlı yayıncı kuruluştan” gelen bilgi doğru mu ..? Bizim TVF KADINLAR ve EFELER (heeyyt) LİGLERİ Japonya, Almanya, Çin ve de bilumum G7 (Bknz: Gelişmiş Yedi demek…Biz de yakında orda olacağız, bak şimdiden söylüyorum..) başka ülkelerde yayındaymış diyorlar..Valla S nokta Saran ( Media Incorp. Int. -Yabancı dilde uluslararası A.Ş. demek-) medyaya hasseten tebrikler yani. Bizim cahilliğimizden dem vurmuşlar, ama olsun.. Yayını olsun da biz lafımızı yutarız olm. Sıkıntı yok yani :=))