Vodafone Sultanlar Ligi’nde 13.hafta bugün oynanan Kuzeyboru-Galatasaray Daikin karşılaşmasıyla sona erdi.Haftanın kapanış maçında kazanan taraf 3-2’lik (21-25, 25-19, 25-21, 18-25, 15-13) ev sahibi Kuzeyboru oldu. İstatistikler için tıklayınız.Bu karşılaşmanın ardından Vodafone Sultanlar Ligi’nde ilk devrede tamamlanmış oldu.Puan durumu için tıklayınız.
Sultanlar ve Efeler
Yayınlanma: 16 Aralık 2024 - 01:46
Vodafone Sultanlar Ligi'nde İlk Devre Sona Erdi
Vodafone Sultanlar Ligi’nde 13.hafta bugün oynanan Kuzeyboru-Galatasaray Daikin karşılaşmasıyla sona erdi.
Sultanlar ve Efeler
16 Aralık 2024 - 01:46
TRT Spor Yildiz kanalini ilk yayina girdigi aylarda yurt disinda seyredebiliyordum.Sonra bu yayin kaldirildi belki de "itibardan tasarruf" etmeyi düsündüler (!) Ne yazik ki Eczacibasi,Vakifbank macini Internetten seyretmeye calistim, devamli görüntüler donuyor,sinir bozucu olmaya basladi, vazgectim,kapattim, Türkiye'nin en masrafli ,hersene de milyonlarca Türk Lirasi zarar eden bu kuruma ifrit oluyorum. Sadece molalarda ,Vakif Bank'in reklam filmlerinde "donma"olmuyordu,"tikir tikir" isliyor Türk Kadin Voleyboluna büyük hizmetleri olan gercekten deger veren,antrönörü Türk olan Eczacibasini can-i gönülden kutluyorum, Vakif Bank takimini hic bir zaman desteklemedim,hazir paralarla "bol kepce" harcama yapan bu kurumlara sempatim yok, Vakif Bank'a ne zaman yeni bir antrönerin (Türk) gelecegini de düsünmeye basladim sayilir..
Ben de duydum yıldızın dışardan çıkmadığını. Artık internetten kovalayacaksınız, çare yok. Yıldızın dün verdiği Sportoto-Hersching maçı youtube'dan da çıktı, bazen öyle de oluyor. Dünkü Avrupa temsilcilerimizin maçlarını oradan izleyebildik (ne mutluluk !!!), ama önceki günkü Monza-FB maçını TRT kendi paralı platformuna atmıştı, korsandan da düşmeyince havamızı aldık. Tivibusporun verdiği kadın ŞL maçları da bir çıkıyor, bir çıkmıyor. Yıldızın vermediklerini düzgün izlemek için asıl yurtdışına çıkmak gerek, yıldızı izlemek için de buraya gelmek. Burası Aziz Nesin''in ülkesi, boşuna değil.
Alesya Karutasu yeniden GS'a verildi ama yine patlama yapamadı. Carutasu için onu iyi kullanmasını bilen antrenör gerek. Yeşilyurt'un başındayken Kâmil Söz onunla, Derya ile Tuğba ile ... - henüz çok gençlerken - Abondanza'nın pahalı mı pahalı, - ağır değil - banko favori THY'sini yarı finalde 10 sette eleyip Teşvik Kupasında (CEV Challange Cup) finale çıkmış, bu erken finalden sonra orada da Carutasu'nun o zamanki vatandaşlarını güle oynaya geçip kupayı Türkiye'ye getirmişti. (Oysa kendisi 2013'te FB'yle finalde Konfederasyon Kupasını kaybetti diye gönderilmiş, yerine gelen Abondanza ile aynı kupanın finali kazanılınca bunu yerlinin yerine yabancı antrenörün kerametine bağlayan sporbilmezler çok olmuştu, ancak "Söz" "son sözünü" söylememişti, Yeşilyurt - THY yarıfinalleri gelince taşları yerine oturttu.) O Yeşilyurtlu Carutasu'yu yıllar da geçse bir daha hiç göremedik gidip geldiği Vakıf-GS hattında.
Ayrıca Eczacı-Vakıf maçı da "Eczacıyı yenmek için kadroyu kurmadık, bankayı bi yenemedik, en iyisi olmamız için dışardan uzun orta almamız gerek, Aslı-Eda iyi işlemiyor" argümanının sahiplerinin gözünü açar da değişiklik yapılması gereken yerin pamuklara sarmamız gereken ortalar değil bizzat pasör olduğunu keşfederler mi bilmem. Biz makineli tüfek gibi ortamızın üstünlüğüyle Sıla'nın Vakıf'ını da yenebiliriz, ama Elif-Naz ikilisi bizi öyle bir dağıtır ki Drca da, olayı kavrayamayan arkadaşlar da şaşkına döner. Altyapıda kulüp formasını taşıdığı yıllarda yaş gruplarında Avrupa şampiyonluğu görmüş Lila Şengün de Sıla'nın yolunda, kulüp kulüp dolaşıyor. GS'ın aklı başına gelir de onu kaparsa sanırım 60 yıl sonra ezelî rakibe en az 1 FB galibiyeti tattırmış oluruz.
Kuzeyboru-GS maçı BEDESTEN şahsında yerli antrenörün ve GAMZE-BUKET şahsında yerli pasörlerin üstünlüğünü çiviledi. Hele galip takımın birinci pasörünün mağlubun formasıyla bir ömür geçirmiş olması da işin ironik tarafı. Yıllarca milli takımın ikinci pasörlüğünü yapan birinden bıkıp da ithal arayışlara girişmenin nafile durumu. Aynı ironiyi FB de başka bir düzlemde yaşıyor. Kulübün iteklediği Sıla şimdi Vakıfbankın pasörü olarak karşımıza çıktı. Şimdi kafalar kaşınıyor Vakıfla nasıl başedeceğiz diye, daha çok kaşırız Sırp pasörlerle. Takımını her yıl bir sürü gerekli-gereksiz yabancı smaçör ve ortalarla donatan Guidetti bu huyuna karşın pasörde yerlilere daha çok önem veriyor, en büyük hedefe de yerli pasörlerden vazgeçmediği yıllarda yürüdü. Bu yıl da öyle olabilir. Ayrıca Eczacı-Vakıf maçı da "Eczacıyı yenmek için kadroyu kurmadık, bankayı bi yenemedik, en iyisi olmamız için dışardan uzun orta almamız gerek, Aslı-Eda iyi işlemiyor" argümanının sahiplerinin gözünü açar da değişikl