A Milli Kadın Voleybol Takımımız, 2021 CEV Avrupa Voleybol Şampiyonası üçüncülük maçında Hollanda’yı 3-0 mağlup ederek bronz madalyanın sahibi oldu.2011 ve 2017 ardından 3. kez bronz madalyanın sahibi olan Filenin Sultanları’nda Ebrar ve Hande 13 sayıyla oynarken; onlara Zehra 9, Eda 8, Tuğba 5, Cansu ve meliha 3, ve Meryem 2 sayıyla eşlik ettiTÜRKİYE-HOLLANDA: 3-0
SALON: Stark Arena
HAKEMLER: Mirko Jankovic (Sırbistan), David Fernandez Fuentes (İspanya)
TÜRKİYE: Cansu, Hande, Zehra, Ebrar, Tuğba, Eda, Simge (L) (Buse, Meliha, Meryem)
HOLLANDA: Buijs, Timmerman, Plak, Daalderop, Lohuis, Bongaerts, Schoot (L) (Grothues, Dijkema, Baijens, Jasper, Dambrink)
SETLER: 25-20, 25-19, 25-23
SÜRE: 84 dakika (26,27,31)Karşılaşmaların istatistiklerine ulaşmak için tıklayınız.
SALON: Stark Arena
HAKEMLER: Mirko Jankovic (Sırbistan), David Fernandez Fuentes (İspanya)
TÜRKİYE: Cansu, Hande, Zehra, Ebrar, Tuğba, Eda, Simge (L) (Buse, Meliha, Meryem)
HOLLANDA: Buijs, Timmerman, Plak, Daalderop, Lohuis, Bongaerts, Schoot (L) (Grothues, Dijkema, Baijens, Jasper, Dambrink)
SETLER: 25-20, 25-19, 25-23
SÜRE: 84 dakika (26,27,31)Karşılaşmaların istatistiklerine ulaşmak için tıklayınız.
Bu arada "nobel edebiyat ödülleri" benzetmenle "Ahlat Ağacı"na gönderme yapman (yaptıysan tabi) çok hoştu. Tebrikler :)))
Canın sağolsun sporsever kadir kıymet bilmesen de. Sen oku yeter :) Birbirimizin fikirlerini değiştirecek / değiştirebilecek değiliz. Hepimiz takımımızın başarılı olmasını istiyoruz yalnızca. Aradığımız ise doğru yolun ne olduğu (?), hepsi bundan ibaret. İyi günler
Yanıtlayamadığın somut kıyaslamalar varsın "masal" olsun, senin spekülasyonlar ve kafanı kurcalayan eski çekişmeler ve magazin haberleri, bu arada yüksek perdeden "tavsiyelerin" varsın gerçek olsun, beğenmediğin kulüp ve kariyerler "köksüz"; nobel edebiyat ödüllleri de senin olsun, padişah fermanı gibi yazdıkların (benim "masalın" iki katı uzunlukta, "ilk bölümü" dahil 4 katı !!!) sabredip de vakit ayırana okunur olsun, belki kadri bilinir birgün, biz bilemedik. Sağlıkla kal.
Naz durumu ayrı ancak demem o ki bazen genç ve egosuz oyuncularla daha yüksek derece yapabilirsiniz yeter ki takım kimyanız tutsun. Yani hiçbirimiz hoca kadar oyuncuların durumlarına hakim değil. Bazılarının düşündüğü gibi hocanın oyuncu seçimlerinde kalite/performans/form dışında gizli bir gündeminin olduğu, niyetinin bozuk olduğu, adam kayırdığı, kulüpçülük yaptığı gibi komplo teorisi düşüncelerin yersiz, haksız ve insafsızca olduğunu; adamın tek hedefinin başarı olduğunu, Sırp maçı sonrası demeç verirken gözlerindeki üzüntüdeki samimiyeti göremeyenlerin de hislerini tekrar sorgulamaları gerektiğini düşünüyorum. Bunun yanında teknik ve taktik olarak eksiklerini güçlü argümanla belirtenlerin kimi noktalarda haklı olduklarını söyledim, Naz Buse yerine takımda olan oyuncu olmalıydı
Son olarak kadro mühendisliği yaparken altın bir nesil yakalamışsanız ve bu starların hepsi ya da çoğu yüksek egolu oyuncular ise yani hepsi kraliçe arı ise başarılı olmanız gene bazen mümkün olamayabiliyor. İşçi arılara da ihtiyaç vardır. Spor tarihi bunun örnekleriyle doludur. Örneğin 2007 Avrupa şamp.basketbol takımımızda İbrahim, Hidayet, Kaya, Mirsad, Mehmet Okur, Ersan, Cenk, Ermal, Semih, Ender vs vardı. Baktığınızda Avrupa şampiyonluğuna oynar dersiniz. Ancak grupta farklı biten maçlarla üçte sıfır çekip ilk turda elendiler. Sonradan öğrendik ki hepsi birbiriyle kavgalıymış. Mehmet Mirsad'la, Hidayet diğeriyle falan. Ego yarıştırmış adamlar, top paylaşımı kavgası mıdır, liderlik yarışı mıdır bilinmez, takımı harcadılar. Bu durum Neslihan, Naz, Gizem, Neriman'lı kadronun 2016 olimpiyatına gidememesinde de olmuş olamaz mı? Zira o dönemde bazı oyuncuların aralarında problem olduğu yazılıp çizilmişti. Naz'ın çıkarılma nedenini buna bağlamıyorum.
Öte yandan Naz konusuna katılıyorum evet. Eski durumunda değil ancak olağanüstü tecrübesinden yararlanılabilirdi. Oyun zekası, fiziği ve tecrübesi gibi artıları var. Ama bilmiyoruz nedenleri? Tecrübeli, emektar oyuncuları baş tacı ederken gençlerimizin, geleceğimizin kalbini kırmamak gerekli, sürekli birilerine ahlak ve hoşgörü dersi verirken "sporsever" olup yabancı ve genç sevmez olmakla (Söz meclisten dışarı Levent). Bir oyuncuyu 50 yaşında da emekli etsen nihayetinde emekli olup yerini birilerine bırakacak değil mi? O birilerinin de eline bakmayacak mıyız? Neriman konusunun iç yüzünü gerçekten kimsenin bildiğini zannetmiyorum. Spekülasyonu uzatmamak lazım ama ben hoca penceresinden baktım isteyenler ise oyuncu. Bilemiyorum. Sözün kısası kadro derinliğimiz yok
Sayın Levent, Eda ve Zehra dışında faydalı olabilecek orta oyuncu olmadığını 3 turnuvada da gördük. Kübra'nın ve Aslı'nın farkettiyseniz VNL'de herhangi bir katkıları olmadı süre almalarına rağmen. Neden onlar götürüldü? Çünkü yerlerine alınabilecek kimse yoktu belki de? Belki diyorum çünkü Beyza, Dicle gibi oyuncuların form durumlarını milli takım hocasından daha iyi bilecek durumda değilim. Peki hangimiz hocadan daha iyi bilebilir orta oyuncu havuzundaki oyuncuların aktüel durumlarını? Nitekim denenen ve randıman vermeyen bu oyuncuların yerine Yasemin vs alındı daha sonra ancak onlar da hazır değiller maalesef göründüğü gibi. Görünen o ki elde ancak bunlar var o pozisyonda. Burada hocadan çok oyunculara dikkat çekmek gerekiyor. Her pozisyonda alternatiflerimizi artıracak şekilde hazır tutması gerekmiyor mu oyuncuların kendilerini? Profesyonellik bunu gerektirmez mi? Neden milli takıma katılma adına umutlu değiller ve hazır değiller?
Ortada kariyerleri karşılaştırılabilecek koçlar yok. Saydığın isimlerin kariyerlerini tek tek açmanın lüzumu yok. Başarının/başarılı insanın milliyetiyle uğraşmanın da lüzumu yok. Adam Türk kızla evlenmiş, yarım Türk'tür diyor. Bu ülke bana her şeyi kazandıran yer oldu diyor. Kendi ülkesini eleştiriyor röportajlarında. Hangi İtalyan veya hangi yabancı bunları der/dedi? Pierre Loti gibi Türk dostu olamaz mı? Yasak mı? Türk dostu bir yabancı 50 senede bir çıkar. 15 senedir bu ülkede olan adamın cımbızla bir kaç olumsuz lafını çekip bu saydıklarımı görmezden gelmeniz haksızlığın dik alası. Ben başarısına bakarım arkadaş. Birkaç sene içinde kupa da kaldıracak. Bu yabancı hayranlığı değil merak etme, herkesi de birbiriyle eşitleyip genelleme. Yerli hayranlığıysa söz konusu olan beni geçemezsin onu da söyleyeyim. Toplumun genel eğilimini herkese teşmil edemezsin, istisnalar vardır. Eleştireceğin birini bulduysan bu noktadan girmemeni tavsiye ederim.
Masal anlatıyorsun masal. Bu kadar edebiyat yerine iki üç kelime ile derdini anlatabilirdin. Yabancı hocalar varken veya varsa başarısız oluruz ve/veya öyleyiz. Yerli ise başımızdaki isterse Ferhat Akbaş gibi ne olimpiyata ne dünya şampiyonasına götürmese de başarılı olduk say. Yok öyle yağma. Bu takımı dünya sıralamasında 4. yapacak, şimdiden boynuna 4 madalya takacak, olimpiyat 5. si yapacak. Çıta budur. Öyle Ankara'da peş peşe üç yenilgi alıp, üstelik kaptan Neslihan ve diğerleri emrindeyken olimpiyata uzaktan el sallayacak adam yerli de olsa istemiyorum kardeşim. Olimpiyat elemeleri nasıl oynanır Polonya, Almanya maçlarını açın izleyin. Milli takımı başarıya götürüyorsa yerli/yabancı bakmam. Başarısızlığa tahammülüm yok ve saydıklarınla başarı hayal. Öyle Azeri ligi, Arnavut ligi bizde kariyerden sayılmıyor. Şu an bir Azeri ligi var mı aç bak. Çalıştığı kulüpler tarihin tozlu sayfalarında yer alan köksüz kulüpler. Vakıfbank'ın 74 maçlık serisi, 4 Avrupa, 3 dünya, ... say say say.
Sivrisinek yavrusu ısırığı demedim ki Benanvari usülle hakaret olsun. Yaşlı gibi oynadı, etkisizdi, sert vuramadı. Yorgundu. Belki de mental olarak kaldıramadı. Önemli de değil. Üç turnuva arkaarkaya bir daha olmayacak. Teşekkür eder, Kübra'yı Beyza'yı, Diclenur'u veya Türkiye ligindeki bir sürü yetenektan birini oynatırsın. Ertesi yıl formunu yakalar formayı yine kapar. O genç. "Bir çıktı mı bir daha girmeyecek" diye bir şey yok. Ondan daha etkisiz olan da var, kimseyi hedef seçmiyorum, benim onu örnek göstermemin nedeni senin durup dururken yaşı bahanesiyle çizilmesini istediğin Eda gibi bir orta oyuncu olmasıydı. Onunla kıyaslamamın nedeni oydu. 34'lük Eda üç turnuva arkaarkaya dinamo gibi çalışmakla kalmayıp takımı ayakta tuttu ortadirek gibi. Sen ise takımı çökertmek istercesine ortadireği kırmak ister gibi onun tekaüt olmasını istedin. Onun yerine hangi ortaoyuncuyu koyarsan koy bu takım lideriz kalır, sıradanlaşır. Hala hayretler içindeyim. Bir de "benanlık" ile suçluyorsun, pes
Pardon. Bu yorumun bu sayfayla ilgisi yok, yanlışlıkla buraya tıklamışım. Konu "Filenin sultanları üçüncülük için oynayacak" başlıklı haberde bir tartışmamız ile ilgili.
14- Efsane kadro yabancı (yanlış) antrenörlere verildiği ve önlerine utangaç hedefler konduğu, amatörce yönetildiği, bilinçli bir genel kaptan ve psikolog öncülüğünde Avrupalı ve Batılı takımların "Türk motivasyonuna" karşı nasıl karşı motive olmak gerektiği gibi önemli profosyonel ayrıntılar bilinemediği için hakettiği başarılara ulaşamadı, onlar kadar iyi olmayanlar, şampiyonlukları götürdü. Bu antrenör o devirde olsaydı motivasyon daha düşerdi eğer ki "biz rakiplerle aynı düzeyde değiliz" (2018 VNL) ya da "bizde rakipler gibi 30 sayı alacak oyuncu yok" (2019 Ankara), "başka yerde oynasak 3-0 mağluptuk" ya da şimdiki gibi "yok Ankara'da oynasydık şuydu buydu" gibi özgüveni aşağı düşüren, oyuncularını değersizleştiren, açıklamalarla düzeyümizi şevkimizi daha çok kıracak ve daha düşük sonuçlar alacaktı.
10 - Neriman ile 5 yıl önce bir sorun çıktı diye bu "gelmek istemediği" şeklinde yorumlanıyor ve kullanılıyor, ama yurttaşlık alır almaz Çin'e giden Türkçe bilmeyen bir yabancı için süreyi doldursun da devşirme oyuncu yapalım diye bekleniyor. Bu ne yaman çelişki. 11 - Naz'ın hızı eskisinin yarısı kadar bile olsa dünyanın en iyi bir kaç pasöründen biridir hala. Naz'ın yerine monte edilen deneyimsiz alternatifler olayın nedeninin teknik olmadığını bağırıyor zaten. Aslında çıkarıldı mı, özel neden mi var onu da bilmiyoruz, önemli de değil, bilmemiz gerekmeyebilir ki açıklanmıyor. Ama kalitesini tartışanları anlayamıyorum. 12 - "Guidetti'nin maç sonu demecinde gözden kaçan çok önemli bir husus" çok gülünç bir şekilde her başarızlığına bir bahane uydurması. Bu hikayelere daha kaç yıl katlanacağız ? Gerçek "hususları" izleyen herkes biliyor. 13 - "Kapris ve dalaşma devri" şu andaki devir. Bu antrenör gidince sona ermesini umarım.
6- Heba yılları dediğinde çok kısa bir Ferhat Akbaş parantezi var. Geri kalan hebacıların alayı da yabancı. 7- Yabancıseverler şuna cevap versin: Bu oyuncuları kimler yetiştirdi ? Hangi altyapılarda ? Antrenörlerin adı ne ? Hocaların hocası, bu işin temelini atan kim ? Jak mı Coni mi ? Niye bizim pişirdiklerimizi illa ki onlar yiyecek ? Voleybol dışı branşlarda bu tartışma şiddetle sürüyor, dünyanın hayran kaldığı oyuncuların ve beğenilen antrenörlerin ülkesi Türkiye'de voleybol gibi bir branşta bile bu kadar yabancı hayranlığı artık sportif tartışma değil, bizi aşıyor. 8- Kapris mi ? Guidetti'nin en iyi oyuncuların yarısını almaması, aldığını da çıkarması kapris olmuyor, oyuncunun annneliği, boşanması bilmemnesi özel hayatı kapris oluyor öyle mi ? Güldürmeyin. 9 - "Gelmek istemeyen" diye bir şeyi kamuoyu bilmiyor, çağıran var mı sen ona bak. Bilinmeyenler üzerine fikir yürütme magazin gazeteciliğinin alanına girer. Biz kamuoyunu orası ilgilendirmez.
1- Bülent Karslıoğlu ülkeler arası kapış gidiyor. Daha ne kariyer yapacak ? 2- Ferhat Akbaş büyük deneyim kazandı. Piyasası çok arttı. Bizde yerliliere illa bir kulp takma, yabancılar ise ne halt yerse yesin her hareketinde bir keramet bulma gibi bir huy var, 300 yıldır atamadık bu yabancı hayranlığını. Antrenörlerimiz kendini dünyaya ispatlar, ama size ispatlayamaz, çünkü sorun siz yabancıseverlerde ve sinyoru 4 yıldır işbaşında tutanlarda. 4- İlla dışarıda da başarılı olmak da gerekmez, buz hokeyi değil bu, voleybol. Dünyanın merkezlerinden biriyiz. Bu işi daha iyi yapacak en az 10 kişi daha var. Adnan Kıstak, Kamil Söz, Emin İlmen.... Zaten antrenör çok önemli değil, iyi psikolog olsun, huylu ve saplantılı olmasın, her mevkinin en iyilerini alsın, sinyorun yaptığı gibi gençlerden kendi takımını kurmaya kalkmasın yeter, gerisi kendiliğinden yürür. 5- Evet yıllar heba oluyor, son 5 yılı da bu yabancı heba etti. Daha 2018'de mental yetersizliği belli olmuştu.
Sayin Rua, yazinizda bircok dogrular var. bir ilave Neriman ve Naz konusunda; Naz yetersiz ise yerine Guidetti sampiyonaya kimi goturdu ve takima ne kadar katki sagladi? Neriman kaprisleri yuzundenmi takimda oynamadi? Bence baska nedenler vardi. Kubra Olimpiadlara goturuldu hic oynama sansi verilmedi peki o zaman niye goturuldu Kubra bu Avrupa sampiyonasinda oynayamazmiydi? Guidetti bu takima cok sey katti bu kesin ama milli takimda iki tane yardimci antrenor var sormak lazim acaba Guidetti bu iki antrenoru dinliyormu oyun icinde? Yardimci anternorleri cok bilgili kisiler. Italyanlar voleybolde dususe gectiler durumlari kotuye gidiyordu devsirme oyunculari takima monte ettiler geldikleri konum ortada. Bugun Afrika kokenli oyunculari Italya milli takiminda cikarin derece yapabilirlermi? Turkiye Vargas ile baslayacak bu degisime ilerde atletik kabiliyeti iyi Afrika kokenli oyunculari milli takima ilave etmeli. Bu kisa vadede olurmu bilemem bence bunu ciddi dusunmek zamani geldi.
Gözde vs gibi kendi istekleriyle emekli olanlarını da hesaba katmalısınız. Hiçbir sonuç tek sebepten ileri gelmiyor. Önemli olan takımdaki dönüşümün ve gençleşmenin başarılması, bu başarılırken de turnuvaların boş geçilmemesi, İtalya gibi büyük voleybol ülkeleri dahi turnuva seçerken, biz her turnuvayı önemsedik, hem genç takıma harmoni kazandırmaya çalıştık, hem dünya sıralamasına puan veren turnuvalarda kürsü yaptık. Kore maçında rakibe saygı duysak belki Tandara'sız Brezilya'yı da geçip olimpiyatta final yapacaktık. Kore kazası bir yana; Brezilya, Abd, Çin, Sırbistan, İtalya gibi çok az sayıda bizden üstün takım kalmışken bunları geçip kupalara ulaşmanın yolu Guidetti'li istikrarı korumaktır. Neslihanlı, Gözdeli, Gizemli, Nerimanlı, Nazlı efsane kadro Guidetti'nin elinde olsa şampiyon olurduk. Naz'ın alınmama sebebi eski düzeyinde olmayışı, Neriman'ın ise kaprisleri. Bunu ayıralım. Gelmek istemeyeni zorla mı getireceksiniz?
Final maçının analizini dahi doğru yapamamışsınız. Yarı final maçında yıpranan Türkiye'nin karşısında durabilecek bir Hollanda yoktu ama Türkiye karşısında hırpalanan Sırbistan'a İtalya acımazdı ve acımadı da. Sırplar; Hollanda'yı kolay geçen İtalya'ya benzer bir maç çıkarmış olsa İtalya'ya kolayca kupayı vermezlerdi. Bunun yanında 2019 ülkemizde idi. Guidetti'nin maç sonu demecinde gözden kaçan çok önemli bir husus vardı: "2019 finali Türkiye'de olmasa 3-0 kaybederdik, oysaki bugünkü maç Türkiye'de olsa kazanabilirdik" dedi. Bu görüş kanımca çok doğru. Bugünkü Sırbistan o güne göre güç kaybetmişti ancak evlerinde oynadılar ve bu avantajı sonuca dönüştürdüler. Biz ise o gün evimizde idik, ilerledik ve son topa kadar savaştık. Bugünkü kadro o güne göre deneyimsizdi belki ama bunda sadece alınmayanların neden alınmadıklarını değil, onların belki de gelmek istememelerini, hocayla dalaşmalarını (yüksek ego ve kapris göstergesi), devri geçmiş ve kapanmış olmalarını,
Guidetti yerine yeni koçla şampiyonluğa koşarız lafları masal ve hayalden ibaret. Bu adamdan daha iyisini şu anda bulamazsınız. Adam ülkeyi tanıdı, ait hissediyor. Yeni hoca arayanların bu takımın mevcut derecelerini dahi gelecekte arar hale geleceği geçmiş deneyimlerden sabit. Bu takım son 20 senedir başarıdan başarıya koşmuyor. Başarılı olduğu kısa sekanslar yalnızca Reşat hoca (tek turnuva), Motta ve Guidetti dönemlerinden ibaret. Kalan süreçte Chiappini, Barbolini ve Ferhat gibi antrenörler Milli takımlarımızın 10-12 yılını heba ettiler. Bırakın dereceleri, katılımları, iyi ve mücadeleci oyunları, maç kazanmayı dahi özletir oldular. Yeni hoca ile olacağı da en azından bir süre için bu olacaktır. Yerli isteyenler örnek versin bakalım: Bülent Karslıoğlu, Ataman Güneyligil, Ferhat vs. diyeceksiniz biliyorum da bunların hangisi gerçekten dünyada ya da Avrupa'da kendini ispatladı? Hangi yabancı peki? Ze Roberto mu? :))
Bugün şampiyonun önünde son sette dağılan Sırpların aynı şekilde bizi son sette dağıtmış olmaları şampiyonluğa 2019'daki kadar bile yakın olmadığımızı gösteriyor, en azından mental olarak. Antrenörün "Sırplardan rövanş almaya gidiyoruz" lafı bizim gençlerden kurulu takımımızı ne kadar gerdi bilmiyorum, ama rakibi daha çok hırslandırıp bilediği kesin. Çok akıllı diye bildiğimiz Guidetti o çok gereksiz lafı niye etti ? Başantrenörün yanlışlar listesi uzun.
Evet 3. Olduk madalya aldık ama hala sırp maçını n etkisini ve üzüntüsünü hissediyorum.masallah kızlarımız bugün hiç dün ki yenildiğimiz maçta kalmamış oyununu oynamış.dogrusu da bu.bazen dunku maçta ki gibi manşette zorlandık.ama cansu pasları zehra ve handeye düzgün atınca etkili olduk.cansu papatya falı gibi.bir iyi bir kötü.dunku attığı paslara bak bugün attığı zehra ve handeye atılan pasları tekrar izleyin.cansu maalesef üst düzey maçları oynayamıyor.bir an önce yeni bir teknik direktör ve yeni bir pasör bulursak şampiyonluk ilerleyen yıllarda gelir.bu arada biz meliha yi unuttuk.hucumda etkili değil ama savunma ve manşetleri iyiydi servisleri iyi attı.acaba sırbistan maçında daha fazla kullanıp savunmasından yararlanilabilinirdi.son olarak italya şampiyon oldu.hatta 4. Seti fark atarak yendi.demistim ki en başta sırplar şampiyon olamaz diye.hatta final dede beklemiyordum ama biz hediye ettik dunku maçta.