Bana göre 2 takımında yapması gereken teknik ve taktik varyasyonlar şöyle olabilirdi:
Karışıklığa neden olmamak için iki takımı ayrı ayrı değerlendirmem gerekiyor..
Önce elenen Eczacıbaşı VitrA'dan ile başlayayım...
Libero Gülden'in ne denli önemli bir oyuncu olduğu, Eczacıbaşı VitrA için bu bir kez daha görüldü. Ama asıl sorun, Gülden kalitesinde olmasa da ona yakın bir liberonun senelerdir bulunamamasıdır. Eczacıbaşı'na
LİBERO eksikliğinden dolayı koskoca Şampiyonlar Ligi'nden elemesi büyük güç kaybettirdi, bu açık...
Şimdi 1-2 taktik farklılığı – olabilir miydi yi söylemek istiyorum…
1- Bu maça LİBERO ESRA hazırlanır, takım her set en az 6-7 sayı daha hatasız oynama şansı elde ederdi.. Eczacıbaşı koçu zaten Esra'yı son 23-24'lü sayılarda arkada yabancı smaçör yerine, sadece 3 pozisyon defans-manşet için kullanıldı. Buda önde smaçör olarak kullanmayı düşünmediğini gösterdi. Bu da benim LİBERO ESRA OLABİLİRDİ düşüncemi doğruluyor bana göre... Akla hemen bir sakatlık olursa ne yapardı denebilir. Ona da şöyle cevap veririm, Büşra Milli Takımlarda manşeti de olduğu için smaçör olarak deneniyor, hazırlanmaya çalışılıyor. Bir sakatlık olduğunda bu riskte göze alınabilirdi..
2- Madem Esra'nın alternatifi var, smaçör olarak 5 set boyunca 2-3 sayılık mı oynatabilecek oyun vardı sahada?Bence 25-10 biten sette bile, çok geç ve çözüm üretecek değişiklikler yapılmamıştır Micelli tarafından..
3- Yine kenarda orta oyuncu olarak çok tecrübeli Aysun vardı. Bu oyuncuda bu tür yüksek kontrol gerektiren psikolojide oyuncu olduğundan neden HİÇ DÜŞÜNÜLMEDİ?
4- Vakıfbank Güneş Sigorta Türk Telekom 4 numara smaçörleri ile sonuca gitmeyi, bloğunun kuvvetli olduğu yerde her zamanki gibi yine TÜM HÜCUM YÜKÜ NESLİHAN'A KALDI.. Niçin Neslihan 4 numarada tutulup hücumundan faydalanmak HİÇ AKIL EDİLMEDİ? Diğer 2 yabancı 4 numara smaçörleri öndeyken 2 numarada blokta Vakıfbank Güneş Sigorta Türk Telekom 4 numaraları ile blokta mücadeleye sokulmadı.. DENENMEDİ... Hem Neslihan çok daha AZ YIPRANACAK, hem hücumda daha DİRİ OLACAK, hem de Eczacıbaşı Vitra yabancı smaçörlerinden 4 numaradan hücumda verim alınamazken, hiç değilse blokta verim almak denenebilirdi..
5- Vakıfbank Güneş Sigorta Türk Telekom'un sahadaki dizilişini gören bir antrenör, Eczacıbaşı VitrA hücumlarında karşı takımın zayıf bölgesinin 2 NUMARASI olduğunu kolayca anlayabilir. Oysa Eczacıbaşı koçu 2 maçta da bu yönde hiçbir önlem alamadan turu kaybetmiş oldu...
6-Dünya Şampiyonası'nda 6. olan başarılı Milli Takımımız'ın kaptanı Esra'dan bu maçlık (yada Gülden'in sakatlığı geçene kadar) libero olarak faydalanmayı düşünmeyen Eczacıbaşı koçu, hiç değilse SMAÇÖR OLARAK faydalanmayı deneyebilirdi.. Ama yapmadı..
7- 4 yabancılı Eczacıbaşı Vitra takımı, son 3 sette neredeyse ortadan 1 atak yapamadan 2-0 galip iken maçı 2-3 kaybediyorsa, sadece Neslihan'ın atacağı servislerden-vuracağı 6 pozisyon smaçlara göre sonucu bekliyorsa, bu gerçekten Eczacıbaşı yönetiminin, NEDEN diye teknik ekibine sorması gereken handikaptır.
8- Eczacıbaşı Vitra Spor Kulübü, şampiyonlar ligi şampiyonluğuna sadece Neslihan'ın smaç ve
servisleri ile ulaşamayacağını nasıl hesap edemez, buda ayrıca düşünülmesi gereken konudur... Manşeti-defansı-bloğu HELE SERVİS KARŞILAMASI yok denecek kadar sınırlı 2 yabancı, 4 numara smaçörü ile zaten tüm yükün Neslihan'a kalacağı da çok belli bir durumdu..
Vakıfbank Güneş Sigorta Türk Telekom takımı içinde bazı saptamalarım şöyle;
1- Galip takım her zaman haklıdır…
2- 3-5 sayıda bir ne olduğu-neden olduğu anlayamadığım PASÖR DEİĞŞİKLİKLERİ çok garibime gitti.. Alınmış bir setten sonra, pasör değişikliği ile başlamak, Nilay'ı oyuna almak hem çıkan pasöre, hem oyuna giren pasöre ‘’ACABA NEDEN BÖYLE BİR DEĞİŞİKLİK OLDU’’ diye garip gelecektir.. Ve her an oyundan çıkartılabilirim düşüncesiyle pasörün sorumluluk alması gereken anlarda ‘’ben garanti oynayayım da, oyunda kalayım’’ duygusunu getirebilir. Devamlı girip-çıkan pasörler, smaçörlerinde tayminginin bozulmasına neden olur... Vakıfbank Güneş Sigorta Türk Telekom takımının hücumda bu kadar dengesiz olmasının sebebi de bana göre bu anlamsız pasör değişiklikleridir.
3- Mesela şöyle bir pozisyonu örnek vereyim;
Pasör Nilay oyundayken, orta oyuncu olarak ta Melis bloktaydı.. Eczacıbaşı VitrA takımı ilk 2 hücumu 4 numarada bekleyen Neslihan'la Vakıfbank Güneş Sigorta Türk Telekom pasörü Nilay'ın olduğu yerden değil, başka yerlerden yaptı... 3. sayıda 4 numarada bekleyen Neslihan'ı hatırladı. Oysa bu tür üst düzey takımların maça çıkmadan zaten her pozisyonu nereden ve nasıl oynayacaklarını HALLETMİŞ OLMALARI gerekiyordu.
4- Vakıfbank Güneş Sigorta Türk Telekom 4 numara smaçörlerinin smaç vurduktan sonra yüz ifadelerine bakarsanız, zaten ne ruh halinde olduklarını görürsünüz.Glinka ve Nikoliç'in smaç özellikleri çok farklı olduğundan, hangi pozisyonda kim nasıl pasla atak yapacak, bence tamamen ŞANSA OLMAKTA... Ve 4 numara smaçörlerinin yeteneklerine kalmakta. Glinka yine üstüne düşen hücum sorumluluğunu çok iyi yerine getiriyor. Fakat Nikoliç bu kadro ve hedefin oyuncusu değil inancındayım. Servis karşılaması-defansı yok denecek kadar kötü olan Nikoliç'in vuracağı toplarla, şampiyonlar ligi şampiyonu olmak hedefi çokta gerçekçi değil bence.
5- Vakıfbank Güneş Sigorta Türk Telekom takımında en önemli oyuncu bence pasör çaprazı oynayan Gözde.. İnanılmaz özverili, defansta-serviste-servis karşılamada hatta hücumda çok başarılı ve cesur oynuyor Gözde. Bence doğru olan yine bu dizilişte ama Gözde'nin ÖN OYUNCUYKEN 4 numarada kalması, Glinka yada Nikoliç'in 2 numarada blok ağırlıklı oynatılmasıdır. Bu Vakıfbank Güneş Sigorta Türk Telekom'un hem çok daha çabuk atak yapmasını sağlayacak, hemde milli takımızda ki 4 numara sıkıntımıza yararlı olacak bir uygulama olacaktır.
6- Blokta ve tek ayak ataklarda çok başarılı olan Poljak'ın da takıma katkısını unutmamak lazım..
7- Glinka, Poljak, Gözde ile Eczacıbaşı Vitra maçı kazanıldı ama, bu 3 oyuncu finallerde bu oyun mantalitesinde şampiyon olmaya yada final oynamaya yeter mi? Bunu sonraki günlerde göreceğiz.
Vakıfbank Güneş Sigorta Türk Telekom kadrosu zaten iyi mücadele edebilecek kapasitede olan bir takımdır.. Kimse bu kadro iyi mücadele etti ama hedefe ulaşılamadı diye sonraki günlerde söz söylemesin, bu komik olur.. Harcanan bütçe, kurulan kadro, verilen destek zaten bu kalitededir..
Umarım bundan sonraki maçlarda çok daha doğru oynatılan-doğru kurgulanmış kadrolarla ‘’TÜRK VOLEYBOLUNA FAYDALI’’ tarzda mücadele eden Eczacıbaşı VitrA ve Vakıfbank Güneş Sigorta Türk Telekom takımlarını sahalarda görürüz..