Memleketin DÜNYACA ÜNLÜ VE BAŞARILI güzide sporunun, sezon başındaki en büyük kupası oynanıyor, üstelik bir elin parmakları kadar sayısı az kalan bir büyük devlet teşebbüsü olaya ve de organizasyona adını koymuş, hem de “ Şampiyonlar Kupası “ gibi çok mühim bir adla, sen kalk sahaya sakatlar ordusu ile çık. Oldu mu şimdi? Üstelik yeni transfer edilen oyuncuların da sakata geldiği bir durum var takımda. Fenevbahçe yönetimini, menejerlerini, kulüp yetkililerini, bilhassa kutlarım. Bu kadar çok sakatı bulup ta bir araya getirmeleri büyük başarı yani. Fark ettiniz mi, bilmem, sahada omuzu, bacağı, eli-kolu bandajsız oyuncuları yoktu. Ha bir de not: sırtında “ Ahmet “ yazan kadın oyuncu vardı. Nasıl yani? O kimdi acaba?
Basket forması
Sarı Lacivertlerin formaları da bir acaipti yani. Basketbol takımının geçen sene giydiği formaları küçültülmüşler sanki. Dolayısıyla da kadınlar içlerine t –shirt giymek zorunda kalmışlar gibi geldi bana. Neyse, belki de benim gözlüklerin numarası da büyümüş olabilir dedim, ama yok öyle değil mi acaba yani diye hanıma sordum. “ Evet bunlar basket takımı “ dedi. Onay aldık. Rahatladık.
1,5 saat
Maçı en ciddiye alan grup taraftarlar ve seyircilerdi. Başkentimiz Ankara olalı, böyle bir kitleyi (Milli maçlar hariç) salonda ağırlamamıştır herhalde. Ancak, milletin tabi hevesi kursağında kaldı. Isınma-maç-kupa töreni- soyunma-duş dahil maç yukarıda yazan sürede bitti. Set skorlarına da bakarsanız anlarsınız yani. Sanırsın antrenman maçı..
Su gibi Türkçe
Gelelim işin perde arkasına; Elde belde skor tabletli protezi ile dolaşan milli damadımızı Gui’yi bir kez daha takdirle izledim. Maçtan önce Tırt Sipor röportajında İngilizce başlayıp, maç sonundakini Türkçe ile bitirdi. Hatta bir ara maçın sunucusu duygularına hakim olamayıp “ Harika bir Türkçe’si var, Ne denildiğini anlıyor, konuşuyor, bravo “ bile dedi. Kendisine ve bu sezon rakip oldukları pek değerli eşine bir kez daha aferin. Yalnız eşinin sırtındaki formada yazan son harf olan R’nin ucu düşmüştü, ona da dikkat çekerim. (Bak yine bir acaip şekil yani, ben diyorum bu işte bir iş var..)
Bu sezon bitmez
Yayında bir sunucu kardeşimiz vardı ki, tam benlik. Böyle devam ederse, sizlere neler anlatacağım neler bakın görün. Başlayalım mı; Dk. 3 “ Murat Mert ben senin gözlerine hayranım yani..” !!! Murat’tan ses yok tabi.. Dk. 23 “ Şimdi servisi Kübra atııyoorr, yok ben yanlış demişim Naz’mış o..” Dk. 43 “ Maç skoru 21- 10’ geldi.. Düzeltiyorum 21-7 imiş..” Arada kahveden bir yudum var bence.. Dk.83 “ Sahadan bir galip, çıkacaktı, kuşkusuz yani. O da sarı siyahlılar oldu..”. Süpeerrr.. Hiç unutmam, kendisi set-smaç-aa maç programında da bizim Osman’ın karşındaydı galiba. Bir ara “ Hocam siz de artık transfer sezonundasınız..” demiş, Osman’da kamerasına “ Programı yayından kaldırdılar galiba” bakışı fırlatarak heyecanlanmıştı.
Ne teması?
Bizim devrimizde “ elden gitti, bloktan gitti, içerde, dışarda, antene değdi, net var, yok valla değmedim, benden hocam..” gibi diyaloglar vardı, herkeslerde anlardı ne olduğunu.. Ama şimdi bu temas modası çıkmış, kim çıkarmışsa ona yazıklar olsun, buradan söyleyeyim. Koskoca insanlar, herkesin çoluk çocuğu, anası babası, eşi, sevgilisi falan var. Tak kocaman ekranda, tüm millete elini kolunu gösterip “ Temas “ diyorlar. Ayıp, ayıp.. Başka laf mı yok kardeşim Türkçe’de..İnsanda biraz utanma, arlanma olur yani. Cık, Cık.. :D
Vakıfbank’ı çoookkk tebrik ediyor, başarılarının devamını diliyor, nice kupalara diyorum. İyi ki varsınız.
Hepinize sevgilerimle
Eski Voleybolcu
(Önemsiz Not: Basın camiasına çağrıda bulunduğumuz “ Yazar mısınız” adlı eski yazımıza gelen, “ neyi yazacağız, maça davetli değiliz ki ” şeklinde gelen yorumlardan anladık ki, bazı kardeşlerimize ambargo falan uygulanmaktaymış. Valla işbu devirde, bu kafa ile nereye kadar gideceklerse oraya kadar diyerek kimin hancı, kimin yolcu olduğunu da kendilerine de ayrıca sorarak bitirelim bari...)
Ay kız senin ahlakın zamane ahlakı. Bizim spor ahlakımızı beğenmemen sizlerin yozlaşmışlığı ve ortalığı doldurmuşluğundan. Spiker bile sizin gibi voleybol görmemişlerden seçiliyor. Hadsiz olduğumuz doğru, siz de öbür yönde hadsizsiniz, bizler de sizlerin ne olduğunuzu anlatmada. Yazarımız adını söylese ne çıkar, hanginiz bilirsiniz eskileri iyisiyle-kötüsüyle ? Ayrıca kaportacıdan da iyi voleybolcu çıkabilir. Ama plazadaki borsacıdan çıkmaz kolay kolay.
Eski voleybolcu diye isim ile çıkmış sanırım oynadığı dönemde o kadar kötü idi ki adını dahi kullanmamış. Tabi kim hatırlayacak ki. Ama sanki voleybol oynamamış da kaportacılık yapmış sanki. Spor ahlakından yoksun. Ayrıca hadsiz.
Haha, boşuna bunlar.. Fenerbahçe yıkılmaz.
sayin voleybolx editorleri amaciniz ne anlamis degilim ama Fenerbahce camiasini karsiniza almaksa bu yaziyi!! yayinlayarak ilk adimi atmis olmaniz muhtemel. ne demek "Fenev" ne demek "Tirt Spir" ? Fenerbahce formasina laf soylemek bu sozde yazarin haddine degil. Sporcusunun sakatlanmasini kim ister ki bu ne idugu belli olmayan (muhtemelen o tribunde bayan sporcularin sagina soluna bakan yasli surusunden birisi) yazar bozuntusu yargilayamaz. bakin sayin editorler bu yazi denen seyi acil kaldirmaniz gerektigini dusunuyorum bu mac analizi mac elestirisi falan degil dupeduz Fenerbahce ye hakaret yazisi. umarim bu yanlisinizdan donersiniz