Öncelikle şunu belirteyim… Maça gittik, onu bunu gördük, ortam çok güzeldi… Canlı seyretmenin tadı başka gibi konulara girmeye hiç niyetim yok.. Bizde yalan yok, evde ekran başındayız.. Ama canlıyız her halükarda…
Maçın teknik taktik, oyuncu, antrenör, yok pozisyon, yok doğru adamları bulma gibi konulara girmek istemiyorum… Çünkü bu sitede yazan onlarca değerli antrenör, yönetici, gazeteci voleybol insanı var… Onlar bu işi benden daha iyi yaparlar zaten…Bizim işimiz, gözlemleri aktarmak… Hadi başlıyoruz…
İlk tebrik DJ arkadaşımıza… Sen kalk, hiç üşenme, her 4 parmağın 4 köşe şekli verilerek, ikinci hakeme “ video” diye gösterilmesinden sonra, 007 yi sahaya sok… Valla bravo, kim düşünmüşse çok iyi düşünmüş… Ekranda şöyle bir görüntü oluşuyor…2. Hakem operatörlerle birlikte, şüpheli şüpheli, loş bir ortamda, büyük monitör ekranı incelerken, tak 007 sahaya iniyor… “ Ben Bond.., James Video Bond” diyerek olayı inceliyor ve baş hakeme sufle verdirtiyor…Helal olsun düşünenlere diyorum…
Diğer bir tebrik başarılı reji, yorum ve yayın uygulamasından ötürü NTV SPOR'a… Her oyuncu servise geldiğinde ekranda şöyle bir KJ beliriyor… Age:…. Height:… Pozisyon:??? Acaba neden oyuncunun, boyu ve yaşı İngilizce de, oynadığı yer, yani pozisyonu Türkçe… Bilmem, bilemem…Maç uluslararası 15 kanal tarafından yayınlandığı için mi acaba?… Sahi neden bu maçlar, yurt dışına pazarlanamıyor… Oysa, dünyanın en iyi kadın liginde oynanıyor… Sahada oynayan 2 takımdan biri Dünya Şampiyonu, diğeri Avrupa… Üstelik her ikisi de şampiyonlar liginin gediklileri…
Bir de maç sonunda maçı sunan arkadaşımızın “ Neden, hakemlere itiraz hakkı uygulaması yok kii… Bence bu hakkın tanınması lazım “ diyişi var ki… tam jeneriklik… Tebrik ediyor, devam ediyoruz.
Salon bana biraz karanlık geldi.. Saha kenarındaki led ekranların ışığı o kadar yüksek ki, servis atan oyuncunun 4 metre açıktan gelmesi durumunda, hafif loştan, aydınlığa gelen bir servis atma eylemi görüntülenmekte… Başta söyledim… Bu ekranda böyle görünüyor da olabilir… Tribünler ise tam gece kulübü havasında… Tam karanlık yani… Oysa bizim zamanımızda böyle miydi…? Biz cam gibi aydınlatılmış tribünler önünde oynar ve tribünden sahaya yapılan her el hareketini fotoğraf gibi görürdük…Özellikle de benim gibi pasörler… Bu gözler neler gördü neler… ahh ah..
Kenarda dolaşan bir “neşeli hayat” filmi karakteri gördüm… Çok güzel geldi. Yılmaz Erdoğan’ın meşhur filmini seyretmişsinizdir… Ağır peluş kıyafet, kafada 3 kafa büyüklüğü kadar, takma bir başla, oraya bir buraya dolaşmaca… Turuncu renkli kaplan “ TIGER” güzel düşünülmüş… Oyuncular kadar, hatta daha fazla terlemiş olabilir. Kendisini kutluyor, başarılarının ve alın terinin devamını diliyorum… Diyeceksiniz ki şimdi, sen daha yeni mi gördün…? Yoo biliyordum, böyle bir eleman olduğunu, ama ekranda ilk kez gördüm, onu diyecektim yani.. Bir de bir önerim var… Kocaman bir kanarya … Ne hoş olur değil mi? Kenarda kanat çırpar falan… Çocuklarla resim çektirir… Arada sırada havalanır, hop karşı tribüne konar… Ne dersiniz?
Skin Heads
Kenarda iki tane İtalyan var… İkisinde de saç yok… Dünyada toplasan 5 tane kel kafa İtalyan vardır, bunlardan antrenör olan 2 tanesini bulmak da bizim ülkemize nasip olmuştur… Valla bravo… Sırtında Vitra yazanın saç şekli tam Heavy metal olmuş yani… Diğerinin ise traşı gelmiş ama, vakit bulamamış belli ki…İşte bu, bir ara baktım ( 2. set ortalarından itibaren ) molalarda konuşmamaya ve takım hülyalı gözlerle bakmayı seçti… Abandoneanza oldu bir ara maçta… (Bknz. Abandone; Boks sporunda çaresiz duruma düşme hali.. Yani daha da açıklayıcısı (“ yıldızlara bak, ne güzel dimi kafası”…)
Vah ki vah...; Aaa o da ne..? 3. sette, takımda yerdeki teri silmek dahil her şeyi yapan, pas, atan, manşet alan, sıkıntıdan, her tek ayak topu rakibin kafasına gözüne vuran aslan kadın kaptan EDA taktik vermeye başladı… Fenevbahçe yakında sahneye çıkabilir, aman diyim, dikkat..
Neslihan Demir Güler
Yeni eşi Kamil, çok değerli bir sinema-dizi oyuncusu, tiyatrocudur…İyi de motorsiklete biner…Yürekten mutluklarının devamını dilerim. Bu arada bu maçta tekrar sahalara dönen ve geçmiş günlerini hiçte aratmayan bir oyun ortaya koyan Demir Leydimiz'i bu başarısından ötürü kutlarım…Hoşgelişler ola…
Vestel Venüs Sultanlar ligi “ Türkiye’nin Gurur Sahnesi “
Venüs; bu gezegen adını Eski Roma tanrıçası Venüs (Eski Yunan Mitolojisi'nde Afrodit)'ten almıştır. (Yaa gördünüz değil mi işin içinde bir afrodit’ler durumu var…) Ayrıca Zühre, Çolpan veya Çoban Yıldızı olarak da bilinir. (Yani bir yol göstericidir aynı zamanda… Denizciler iyi bilir.)
Şimdilerde dev Vestel markasının yerli üretim telefonunun da adıdır. Kadınlar ligimize verdiği destek ve katkı çoook önemlidir… Kendilerine ve bu değeri güzide sporumuzu kazandıran TVF’ye de ayrıca bir tebriiikkk…
( Nerden çıktı falan demeyin… ! Canlı yayında reklamları döndü, gayet de güzel dans eden, dansçıları vardı… Fabrikada Voleybol maçı yapıyorlardı…V şeklinde sıralanmış Türk oyuncularla film bitiyordu.. Başarılı yani.)
Diğer maçları da yazayım mı., Korhan…? (hafta sonu evdeyim olm..)
Hepinize sevgilerimle...
Eski Voleybolcu