Hiç unutmam Rahmetli Şakir bey, şimdilerde Kanyon alışveriş merkezi olan, sağ cepheden kuzey, ortadan da batı rüzgarı alan fabrikada zaman zaman, arazinin şimdilerde metro çıkışına denk gelen yerdeki spor salonuna gelip, antrenmanları seyreder; ara sıra “ Faruukkk..!” “ Zekiii…! “ diye hafif tonda iç ses konuşması yapardı. Asla Ata demedi rahmetli.. Çünkü Ata abimiz hem takım kaptanı, hem idareci, hem menajer, hem Belgrad ormanı futbol maçı golcüsü idi.. (her Pazartesi çamur sahada kıran kıran futbol maçı vardı… Amaç NEFES AÇMAKTI) Rahmetli Cengiz abi serzenişi duyar, ama duymaz gibi yapıp, şöyle üst dudak üstünden hafifçe tribüne ters ters bakar hiç ama hiç yorumda bulunmazdı. Bu tablo neden cereyan ederdi biliyor musunuz?
Takım set vermiş
Aaaa öyle mi…? Ne oldu, nasıl yani..? Bunun nedeni nedir diye fabrikada sorgu odaları kurulurken (: =)) rahmetli Oktay abi gayet sakin, hiiç mi hiçç işe bulaşmaz… Odasında oturur. “ Dur bakalım ortalık bir durulsun da ifadeleri alırız” diye beklerdi. Bu kadar ciddiydi yani ortam…
Ata abi mühendis, Sevgili Kurtaran Mumcu fabrika yöneticisi, Faruk ustabaşı, Zeki de lojistik sorumluları gibi idmanların dışında beyaz önlükle fabrikada dolaşırlardı…Ben mecburen Üniversiteye derse giderdim, ne yapayım, okuyorduk hala… Neyse; TÜM GÜN herkes işteydi… Kulübümüzün lojmanı ve yeri de tam sosyetik ti yani… Nerde miydi..? Şimdiki Levent çarşı var ya. Eeee. Arkasında PTT merkezi var biliyor musunuz.. Eveeet. O sokaktaydı işte. Dubleksti..
Dile kolay arka arkaya 10 yıl şampiyon olmuş bir erkek ve kadın takımı vardı o zamanlar. Üstüne üstelik sepet topçusu tayfası da de bunun üstüne her 2 yılda bir şampiyon olup ÇAM DİKİYORLARDI. Kulüpte BAŞARI REKORU vardı yani. Alt takımları hiç söylemeyeyim. Duysanız, o dönemde, dudağınız uçuklardı. Tüm gençler ve çocuklar ortalığın tozunu atıyorlardı…
Lacivert beyaz
Sahaya bir eşofmanla çıkardık ki milletin gözü kamaşırdı. Atlas beyaz ve lacivert led ışık gibi yanardı. Adidas eşofmanlarının formalarda da aynı tasarımı vardı. Üstüne ışık vurunca karşı takımın gözü parlardı.. “Laci-beyaaz” diye bağıran fabrikadan bizim gibi işçi olan kardeşlerimiz de desteklerini eksik etmezlerdi… Yine hiç unutmam, Burhan Felek’te oynadığımız HİSARBANK maçında tribünler hınca hınç doluydu…Tabi bizden sonra da KADIN takımımızın maçı vardı..İlginin nedeni biraz da oydu…
Duvarda resmimiz var
Şimdilerde Ayazağa Kemerburgaz yolundaki yine fabrika salonunda, bizim gibi eski takım tayfasının da duvarları süs niyetine resimleri var. Niye süs derseniz, bizim takımı dağıttılar zamanında da o yüzden… :-/ Geçmişte Şakir beye gelen raporlarda ne yazıyordu bilmem ama öyle oldu-böyle gerçekleşti falan erkek voleybol-erkek-kadın basketbol şubeleri kapatıldı… Geçmiş zaman olur ki hayali cihan değer.
Bugün ne mi oldu..?
17 yıl üst üste şampiyon ve 28 yıllık başarılı geçmişinde bir sürü Avrupa-Dünya şampiyonlukları kime nasip olmuş ki..?
Valla Nalan hanım ( ki bizim dönemimizden kardeşimizidir) nerden etmiş, nasıl etmişte, memleketin bu ahvali şeraitin de (hal ve gidiş demek) Faruk beyi (karıştırılmasın o eski Faruuuukkkk değil asla..) ikna etmiş. Resmen ALL STAR - DREAM TEAM kurmuş, bu yıl… Helal olsun..Kaç para harcadılar bilmem ama, şunu bilip şunu yazacağım, dünya üstünde 6 tane skorer, pasör çaprazı - 4 numara varsa onlardan 3’ü bu takımda.. Pasörleri- ortaları desen yine süpeerrr.
Şampi---
Erken ötmeyelim ama bence bu yıl TVF KADINLAR SÜPER LİGİNDE şampiyon belli. Siz şimdiden 2. Ve 3. Kim olur onlara İddia oynayın derim…Pastacı Motta’nın da çookkk şanslı bir ortama düştüğünü de belirtmek lazım. Şekeri ve unu fazla karıştırmazsa (mecaz oluyor bu) – özetle, oyuncularını kıvamında yönetip acıtmazsa-, iyi bir sezon geçireceği kesin yani.
THY ile ilgili de bir ara alçak ve yüksek uçuş koordinatları vereceğim ama şimdilik bu yazıda eski kulübüme kıyak geçip (geçmemek mümkün değil) onu da ileriye bırakayım.
Süleyman kardeşime de hasreten selam ve sevgilerimle ;-)) Nasılsın, iyi misin.?
Hepinize sevgilerimle
Eski Voleybolcu
( Not: VİTRA.. TAŞ GİBİ TAKIM Daha ne olsun…)