Yeni Federasyonumuz mazbatalarını alarak geçtiğimiz günlerde göreve başladı.
Federasyon göreve başlamadan; hemen internet sitelerimiz; Federasyondan beklentilerle ilgili anketler yayınlamaya başladılar.
Anketlerde; milli takımlardan, altyapılara bir çok madde mevcut.
Bizim ise bir tek beklentimiz var: Bizce yeni federasyonun 1 numaralı, en önemli ve tüm görev süreleri boyunca önceliklerinden geriye düşmeyecek şekilde; özlediğimiz, tüm camia tarafından özlenilen eski dönemlerdeki; Sevgi ,saygı ve güven ortamının tekrar tesis edilmesidir!
Çünkü; özellikle Erol Ünal Karabıyık döneminde bu sevgi ve saygı ortamı öylesine tahrip edildi ki.. İnsanlar başkalaştırıldı, voleybol ailesinin fertleri türlü entrikalarla birbirlerine düşman edildi; TVF ; komünizm döneminin devlet daireleri gibi; soğuk, taş duvarlar arasında, insanların içine girmeye çekindiği, korktuğu, her masaya bir adam mantığındaki bir Devlet dairesine dönüştürüldü!
İnsanlar küstürüldü, bıktırıldı ve cezalandırıldılar. Tek suçları voleybolu sevmek ve voleybolu bir yaşam biçimi olarak özümsemek olan insan olmalarıydı!
İsim ver derseniz; ben en az yüz kişi sayabilirim biraz hafızamı zorlarsam!
Geçen gün Başkent salonuna uğradık. Salon personelinin yüzünde güller açıyordu. Herkes rahatlamıştı. Baskıcı rejim sona ermişti demek ki!
Haşim Parlak ve Hasan bey geri dönmüştü. Tarık Türker ve Aziz Yener tribünde gerinerek oturuyorlardı(!)
Bu arada; TVF Koordinatörü; Sn. Sezgin Kaymaz; görevinden istifa etmiş, Hayırlısı olsun. Kendisiyle bu dönemde güzel diyaloglarımız oldu fakat ;benim kendisine tavsiyem; giderken; Federasyonda çalışan arkadaşları; Kitarahumara, Harun Ateş, Ceren Çetin; Ali Telli; Salih Faik beyleri de beraberinde götürmesi ve bir daha da mümkünse voleybol federasyonuna dönme teşebbüsünde bulunmamalarıdır.
Cici Genel Sekreterimiz Sn. Sinem Mavili'ye de bakarsınız Luxemburg dukalığından bir transfer teklifi geliverir(!) ..de voleybolumuz bir rahat nefes daha alır!
Yeni voleybol Federasyonumuzu çok zor bir görev bekliyor. Eğer ki bu; sevgi, saygı ve güven ortamını tekrar tesis edemezlerse; her alanda başarıyı unutsunlar şimdiden!
Yeni kurulan federasyonun yönetim kurulunun üçte birini eski federasyonun yönetimini temsil eden üyeler oluşturuyor. Dolayısıyla; bu Federasyon bir evvelkinin uzantısı durumundadır ve bu durumu dolayısıyla voleybol camiasının fertleri kuşkuyla bakabilirler doğal olarak. Velev ki daha bir sene öncesine kadar; Yeni Federasyonun yönetimine seçilmiş olan bazı yönetim kurulu üyelerimiz; bire bir sohbetlerimizde; bizlere Sn. Erol Karabıyık beyi methede methede bitiremiyorlardı?
Yine bu kuşkuları gidermek federasyon yönetiminin voleybolun her bir bireyine sevgiyle yaklaşımıyla mümkündür.
Ayrıca; voleybol camiasının çok fazla dillendirilmeyen bir büyük beklentisi de; seçim kaybeden eski federasyonun finansal konulardaki şeffaflıktan uzak uygulamalarının; başta Gençlik ve Spor Müdürlüğü müfettişlerince ve de profesyonel uluslararası mali denetim firmaları tarafından geriye dönük olarak derinlemesine incelenmesidir.
Son yapılan genel kurulda; genel anlamda kağıt üzerine yazılan bilanço kalemleri delegeler tarafından hiç bir incelemeye tabi tutulamadan el kaldırılarak ibra edilmiştir. Unutulmamalıdır ki; 6,5 senedir görevde olan yönetim bir mali kongrede o günkü mevcut federasyonun sinsi bir planla ibra edilmemesi ile düşürülmüştür! İbra edilmeyen Federasyon çok sıkı ve uzun denetimler sonrasında aklanmış, ama atı alan Üsküdar’ı geçmişti.
Müteaddit defalar; bugün federasyon yönetiminde olan eski federasyonun müstafi üyeleri; açık açık; yapılan ihaleler, mal alımları, sponsorluklar, naklen yayın ihaleleri vs. ile ilgili finansal detayların Voleybol Federasyonu Başkanı tarafından kendilerine açıkça gösterilmediğinden ve baskıyla karar defteri imzalamak zorunda bırakıldıklarından şikayetçi olmuşlardır. Bu sohbetlere açıkça şahit olduk salon kulislerinde.
Bu üyelere buradan açıkça çağrı yapıyoruz! Şu anda mühür sizde. Madem böyle bir inancınız vardı; gereğini yapınız. Çünkü
en başta kendi vicdanınıza karşı sonra da voleybol camiasının vicdanına karşı sorumlusunuz!
Voleybol camiası; salon ihalelerindeki detayları, Avrupa Plaj Voleybolu merkezi olayındaki gizli kalmış noktaları, Voleybol Federasyonu sitesinde hala sponsor logoları olan bazı firmaların Federasyona fatura kesip kesmediklerini; kestilerse ne kadar tutarında kestiklerini, yapılan ihalelerde; kazanan firmaların hangi kıstaslarla kazandıklarını, Federasyonun Türkiye'deki CEV ve FIVB organizasyonlarının maliyet detaylarını, yabancı antrenörlerle yapılan sözleşmelerin genel anlamda finansal detaylarını ve sürelerini, yayın ihalelerindeki detayları, liglerin isim sponsorluğundan alınan bedellerin detaylarını, bilmek istiyor.
Eminim bunları; yapılan işte suistimal olup olmadığını; siz sayın yönetim kurulu üyeleri de merak ediyorsunuz?
Bağımsız denetim firmasına yaptırılacak denetim sonunda da; her şey düzgün çıktığı takdirde de; sizlere yakışan; Eski Başkan Sn. Karabıyık'tan özür dilemek ve lekesiz ve artıda bir federasyon bilançosu bıraktığı için teşekkür etmek olmalıdır.
Bu konuda eski Başkan Erol Ünal Karabıyık’ın yardımcı olması da etik olacaktır.
Sonuç olarak; Voleybol Federasyonu; voleybolumuzun içerisindeki her bir bireyin yarattığı toplam paydanın rantıyla büyümüştür. Voleybol Federasyonu da; şeffaf ve çağdaş bir yönetim modeli ile yönetilmeli ve harcadığı her kuruşun hesabını verebildiği gibi, her projenin fizibilite raporlarını ve toplam fayda oranlarını voleybolumuzun her bir bireyi ile paylaşabilmelidir.
Voleybolumuza yakışan da bu değil midir?