Avrupa Şampiyonlar Ligi’nde finali kaybederek ikinci olmak bizleri çok üzdü, Çünkü, bu yıla kadarki son 5 yılda bayan takımlarımız 4 Avrupa Şampiyonluğu, 2 Avrupa ikinciliği, 3 de Avrupa üçüncülüğü elde ettiler. 3 defasında dörtlü finalde ikişer takımımız mücadele etti. Bu yıl da 2 takımımız dörtlü finale çıktı, bir ikincilik, bir üçüncülük elde ettiler. Yani bizi şampiyonluklara alıştırdılar.
Bu yılki ikinciliğe çok üzüldük. Zaten, bu yıl son kez uygulanan “Aynı ülkeden iki takım finalde karşılaşamaz” maddesine göre sadece şampiyonluk kaybımız var. Bayan takımlarımızın başarı yelpazesine bakarsak, Avrupa’da başka derecelerimiz de var. Bunlar, CEV Kupası’nda Galatasaray’ın şanssız ikinciliği, Trabzon Idman Ocağı’nın Çalenç Kupası ikinciliği. Tabii, önceki yıllarda kupalarda bayan ve erkek takımlarımızın birçok birinciliği ve çeşitli dereceleri var. Fenerbahçe, Vakıfbank ve Eczacıbaşı’nın son 5 yılda birer de Dünya Kulüpler Şampiyonluğu bulunuyor. Türkiye’nin böylesine başarılarla temsil edildiği voleybolda Avrupa İkinciliği dahi tabii ki içimizi burktu. Şunu da belirteyim: Geçtiğimiz 10 yılda bayanlarda ülke kulüpleri olarak İtalya’nın 5, Türkiye’nin 4, Rusya’nın 1 Avrupa Şampiyonluğu vardı. Buna başka hiçbir ülke yaklaşamadı.
ÜÇLEYEMEDİK
Son 5 yılda Şampiyonlar Ligi’nde 2 şampiyonluk, 1 ikincilik (1998 ve 1999’da 2 ikinciliği daha var), 1 üçüncülüğü bulunan Vakıfbank’tan bu yıl üçüncü şampiyonluk bekleniyordu. Vakıfbank üçüncü şampiyonlukla, dört şampiyonluğu bulunan Bergamo’ya iyice yaklaşacaktı.
Yarıfinaldeki Vakıfbank-Fenerbahçe karşılaşması bu yılın şampiyon namzedini ortaya çıkaracaktı. Nitekim öyle de oldu, Vakıfbank mükemmel oyunu ile bu imkanı yakaladı. Ama finalde bu oyununu tekrarlayamadı. Fenerbahçe galibiyetinin verdiği rahatlıktan mı, Pomi taraftarının müthiş tezahürat baskısından mı anlayamadık, bildiğimiz Vakıfbank’ın gelmesini bekleyip durduk.
Kur’a atılırken kazanan takım ilk olarak servis karşılamayı seçer, çünkü iyi karşılayacağı servis atışı ile kendisine hücum imkanı doğar. Vakıfbank finalde bunu yapamadı, rakip servisleri karşılayıp hücuma döndüremedi. Alıştığımız servislerini atamadı, bloklarını yapamadı. Buna rağmen setler çok küçük sayı farklarıyla kaybedildi: (25-23, 25-23, 25-22). De Kruijf dışında yabancı sporcularımız yokları oynadı. Kötü başlangıçlı oyundan dönüşü en iyi yapabilen Vakıfbank’tan bu dönüşü son sayıya kadar umutla bekledik, olmadı olmadı. Şimdi artık temennimiz, takımlarımızın başarılarını sürdürmesi, değişen statüyü değerlendirerek ilk 2 sırayı birlikte kazanması.