Fenerbahçe Acıbadem ile Vakıfbank Güneş Sigorta Türk Telekom'a, bize son yılların en zevkli, en çekişmeli final serisini izlettirdikleri için teşekkür etmemiz lazım. Lig Play-Off'unda 5 maçlık seri 3 maçta tamamlanmasına rağmen, bu kadarı dahi voleybole gönül verenlerin akıllarından uzun süre çıkaramayacakları bir tat bıraktı.
Sezonun sonu doyurucu maçlarla geçti. Fenerbahçe Acıbadem ve Vakıfbank Güneş Sigorta Türk Telekom bu güzelliğin baş mimarları oldular, salonu her maçta dolduran seyircileri memnun ettiler. Son 25 gün içinde, hepsi yarı final ve final olmak üzere 8'er maç oynayan iki takım, bu maçların 5 tanesinde karşı karşıya geldi ve bu 5 maçın 4'ü 3-2'lik skorla sona erdi, sonuçta iki kupa sahibini buldu.
Fenerbahçe Acıbadem, Avrupa Şampiyonlar Ligi İkinciliği ve ligdeki 3-0'lık galibiyetler serisi ile gücünü göstermişti. Sonuçta da hem Aroma Türkiye Voleybol Ligi, hem de Teledünya Türkiye Kupası Şampiyonluğu'nu alarak mutlu sona ulaştı.
Ancak, Vakıfbank Güneş Sigorta Türk Telekom, Fenerbahçe Acıbadem'e her iki yarışta da beklenmedik derecede direnç göstererek, finişin çok zevkli olmasını, seyir zevkinin doğmasını sağladı. Vakıfbank Güneş Sigorta, Teledünya Türkiye Kupası finallerinin ilkinde 0-2'den gelip 3-2 kazanarak sürpriz (o zamana kadar böyle düşünülüyordu) yaptıktan sonra, ikinci maçta da 0-2'den beraberliğe yükseldi, beşinci seti ve "Altın Set"i kaybederek Türkiye Kupası'nı Fenerbahçe Acıbadem'e az farkla kaptırdı. Bu da Lig Finali'ndeki müthiş mücadelenin müjdesi oldu.
İki takım arasında Türkiye Kupası'nda başlayan bu büyük ve zevkli mücadele, Lig'in Play-Off finallerinde de sürdü. Üç maç da "galibi her an değişebilir" görünümü ile geçti. İlk maçın ilk iki setini kaybederek 0-2 yenik duruma düşen Fenerbahçe Acıbadem, üçüncü sette de 4-11 geride kaldıktan sonra, diğer üç seti önde bitirerek maçı 3-2 kazanmayı başardı. Ben, Güneş Sigorta'nın bu şekilde kaybetmesinde aşırı motivasyon yüklemenin rol oynadığını düşünüyorum. Çünkü, ilk iki sette bu aşırı hırs açık şekilde görülürken, üçüncü setin ortalarında başlayan yorgunluk etkisini gösterince düşüş hızlı oldu. Aşırı motivasyon, gücün 2,5 sette hayli azalıp, maçın kaybedilmesine sebep oldu. Bu maçı Güneş Sigorta kazanabilseydi, final serisi daha değişik sürebilirdi.
Finalin ikinci maçında Fenerbahçe Acıbadem, ilk seti almasına rağmen, daha sonra 1-2 yenik duruma düştü. Sarı-Lâcivertli takım bu maçı da 3-2 kazanarak büyük avantaj sağladı. Üçüncü maçta Fenerbahçe Acıbadem, galibiyete 3-0 skorla gitti ama, Güneş Sigorta mücadele gücünü son sayılara kadar sürdürme başarısını gösterdi.
Fenerbahçe Acıbadem ile Vakıfbank Güneş Sigorta Türk Telekom'un bu zevkli mücadelesi bir altıncı maç veya sonrasında da aynı şekilde sürer miydi, bilinmez. Çünkü, 25 günde zorlu 8'er maç yapan iki takımın son karşılaşmasında hayli yorgunluk, bıkkınlık görüldü. Sporcuların, yaklaşık bir ayda yüklendikleri bu maç stresini aynı şekilde sürdürmesi zor olurdu. Skorlarda en etkili isimler olan Neslihan, Osmokrovic, Nikolic ve Poljak gibi sporcuların fileye yükselmesinde düşüşler gözlendi, bloklardan dönen smaçların sayısı arttı.
YİĞİDİN HAKKI.....
Lig'in kupa töreninde bir görüntü çok kişinin gözünden kaçmadı. Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım, kupayı alıp kendisine yönelen Fenerbahçe Acıbadem sporcularına göz işareti ile kupayı tribünde yanında yer alan Mehmet Ali Aydınlar'a vermeleri gerektiğini anlatmak istedi, sporcular fark etmeyince de eliyle yönlendirerek bunu gerçekleştirdi. Doğru da yaptı. Çünkü, gerek Avrupa'da, gerekse Türkiye'de başarıları gerçekleştiren bu takım Mehmet Ali Aydınlar'ın eseriydi. Kadrolarını, Avrupa Birliği Statüsü sayesinde, diğer Avrupa ülkelerinden istedikleri gibi transferlerle kuran rakipleri arasından sıyrılarak, birinciliği az farkla kaybedip Avrupa İkinciliği elde eden bu Fenerbahçe Acıbadem, önümüzdeki yıllarda daha büyük başarılar hedefliyor.
Dileğimiz, Vakıfbank Güneş Sigorta, Eczacıbaşı Zentiva, Galatasaray, Beşıktaş ve diğer kulüplerimizin de aynı şekilde güçlü kadrolar kurarak, İtalya ligi gibi başabaş mücadelelerin çoğunlukta olacağı Türkiye liginin meydana getirilmesdir. Böylece, takımlarımız Avrupa maçlarında mücadeleye üçüncü setten değil, ilk setten başlayabilecek güçte, deneyimde hazırlanmış olurlar.
Tabii bu temennimizi erkek takımlarımız için de tekrarlıyoruz. Dış ülkelerde başarılar elde eden Türk takımları, böylece yabancı sporcular için "tercih edilen ülke" olur, güçlü sporcuların Türkiye'ye transfer edilmesi kolaylaşır. Çünkü, özellikle başarılı yabancı sporcular uluslararası alanda çok görünen takımlarda oynamayı tercih ediyor, bu takımlara transferleri gerçekleşirken daha düşük rakamlara "evet" diyebiliyor.