Fenerbahçe Bayan Voleybol Takımı’na Wild Card verilmemesi kararının ardında, son yıllarda hızlı ilerleme gösteren Türk Voleybolu’nun engellenme çabasını görüyorum. Son yıllarda Avrupa Şampiyonlar Ligi Dörtlü Finalleri’ne ikişer Türk takımının, hatta son 8 takım arasına 3 Türk ekibinin katılması CEV’i hayli ürkütmüş anlaşılan. Engellemenin en kestirme yolu da, geçen yılın Avrupa Şampiyonu, önceki yılın Dünya Birincisi Fenerbahçe’ye çelme atılması. Daha kolay görülen bir takım Galatasaray’a Wild Card verilmesi, bu düşüncenin bir sonucu. Temenni ederiz ki, Galatasaray da CEV’in bu çabasını boşa çıkarsın.
Federasyon Başkanımız Erol Ünal Karabıyık’ın bu konudaki sözleri acaba, CEV’in fikrini anlamadığından mı, yoksa CEV’i karşısına almama çabasından mıdır, çözemedim.
Milli Takımımız’ın, hesaplananların aksine, Avrupa devlerini oldukça kolay ekarte ederek Olimpiyat Vizesi’ni elde etmesi Avrupa voleybolu için tehlikeli bulunmuş olacak. Türkiye’nin saf dışı bıraktığı ülkeler arasında Almanya, Polonya, Hollanda var, Rusya ve Sırbistan’ın birer hakkı daha var. Geçen yıl rakiplerini eze eze Avrupa Şampiyonu olan, önceki yıl Dünya Şampiyonluğu’na ulaşan, son 3 yıldır önlenemez başarılar elde eden Fenerbahçe’nin Şampiyonlar Ligi dışında bırakılması, voleybolumuza ilk çelme. Eminim ki, emekleme durumuna düşen Avrupa ülkelerine, takımlarına hayat vermeye çalışıyorlar ve bunun için de Fenerbahçe’yi onların önünden yok ediyorlar. Wild Card verilen ülkelere ve takımlara bir bakın, hedefi daha iyi görürsünüz.
Zeki KUBAN